Başkan Özeren 'Mücadelemiz, Şehrin Ekonomisi ve Sanayisi İçin'

MÜSİAD Elazığ Şubesi tarafından düzenlenen Geleneksel Dost Meclisi Toplantıları devam ediyor.  Bu kapsamda  düzenlenen toplantının konukları ETSO Başkanı Asilha Arslan ve STK Platformu Dönem Sözcüsü Prof. Dr. Kenan Peker oldu. 

Toplantıda açılış konuşmasını yapan MÜSİAD Elazığ Başkanı Mehmet Özeren, 'MÜSİAD olarak ilimizin sorunsuz müreffeh ve daha yaşanabilir bir il olmasına katkı sağlamak amacıyla öne çıkan sorunları tespit etmek, çözüm önerileri sunma ve paydaşlarımızla birlikte  bu sorunların üstesinden gelmek için MÜSİAD olarak her zaman üzerimize düşen görevi yerine getirmek için elimizden gelen gayreti göstermeye çalışıyoruz. Bu amaçla bu hafta jeotermal, fuar alanı, ipek böcekçiliği, seracılık,  kooperatifleşme gibi ilimiz ekonomi ve sanayisini direk ilgilendiren ve kesinlikle  bu alanlarda yatırım yapılması gerektiği konularda görüşmek  fikir alışverişinde bulunmak amacıyla bu haftaki 'Dost Meclisi' Toplantımıza bizleri kırmayıp davetimize icabet eden sayın Ticaret ve Sanayi Odası Başkanımız ve aynı zamanda üyemiz olan Asilhan Arslan Beye teşekkür ederim' dedi.

Başkan Arslan; 'Oda Olarak Bir Çok Konu Üzerinde Çalışıyoruz'

Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Asilhan Arslan da MÜSİAD Üyeleriyle ilin ekonomi ve sanayisini değerlendirme fırsatı bulduğu için Özeren'e teşekkür ederek, ' Oda olarak birçok konu üzerinde çalışmalarımız devam ediyor, çok ortaklıklı yapılar, kooperatifleşmeler, Jeotermal ile birlikte Sera İhtisas OSB'lerin kurulması, Savunma Sanayi ile ilgili yürüttüğümüz projelerin hayat bulması adına yaptığımız ikili görüşmeler ve toplantılarla yatırımların önün açılması, E-Ticaret Portalı'nın kurulması, turizm faaliyetlerinin Ticaret Bakanlığı ile beraber yürütülmesi, Gastronomi anlamında ilin yeni bir ekonomik yapıyla tanışması için Gastronomi ARGE Merkezini oluşturma adına bir proje hazırladık. Avrupa Birliği Hibe Projeleri teklif çağrısına yönelik  iş sağlığı iş güvenliği noktasında bir proje sunduk. Tüm bu süreçler devam ediyor. Kerevit başta olmak üzere deniz ürünlerinin yetiştirilmesi ve yemeklerinin yapılması ile alakalı Ağın Belediyesi'nin de katılımı ile ortak projemiz var. İpek Böcekçiliği ile alakalı bu yıl bir pilot uygulama yaptık ciddi bir başarı sağlandı. Onun bir sonraki aşamalarını hayata geçirme anlamında Odamız Kadın Girişimciler Kurulumuzun yürüttüğü Tarım İl Müdürlüğümüzün destek verdiği bir çalışma var.  Buna Milli Eğitim Müdürlüğü ve El Sanatları Müdürlüğümüzü de dahil edip ipekten yüksek katma değerli ürünler ürütme adına çalışmamız var. Şu an devam eden 2.OSB, Besi Organize Sanayi Bölgesi, Baskil İhtisas OSB ile alakalı çalışmalar Valiliğimiz, Belediyemiz ve ilgili diğer kurumlarımızın da katılım ve destekleriyle devam ediyor. İlimiz ekonomi ve sanayisini bir bütün içerisinde çok sayıda sektörü de etkileyecek şekilde gelecek planlamaları yaparak adım adım ilerlemeye gayret ediyoruz.

Özellikle geç kalınmış fuar alanı meselesi var. Fuar alanın projesi üzerinde çalışmalarımız var. TÜYAP'dan görüş alışverişinde bulunuyoruz, neler yaparız diye sektördeki temsilcilerle görüşüyoruz. Mimarlarımız, Mühendislerimiz ile görüşmeler yaptık genel itibari ile şekillendi. Fuar alanı yeri ile alakalı Belediye imar değişikliği yaptı bunla alakalı yazışmalar yapılırken bir yandan da projelendirmeleri devam ediyor muhtemelen bir iki aya kadar ihaleye çıkılacak tır.

Harput'ta gastronomi ile alakalı yöresel yemeklerin olduğu, musikimizin olduğu, misafirlerin ağırlanabileceği bir ortam ile alakalı, Belediyemiz ile birlikte Harput konağında icra etme adına hem musiki hem gastronomi müzesi olacak hem de bunların icra edildiği bir meknın ilimize kazandırılması adına Fırat Kalkınma Ajansımız SODES Üzerinden kaynak aktarımı konusunda çalışıyor.

Musiki ile alakalı müzenin projesi mimarlar tarafından hazırlanıyor musiki kısmı ilgili STK'larımız tarafından desteklenecektir, gastronomi kısmında ise biz devreye gireceğiz. Orda gerçekten yüzümüz akıyla misafirlerimizi 12 ay boyunca yılın tüm mevsimlerinde yöresel yemekler ile ağırlamak istiyoruz. Bunu önemsiyoruz çünkü gastronomi turizmi gerçekten şu anda Dünyada bir trend halinde sadece Gastronomide sulunan yemekler değil asıl o yemeklerin pişirilmesinde kullanılan ham maddelerin marka olması piyasaya arz edilmesi ve gelir elde edilmesi ve altta imalat sanayisinin ve sektörlerinin oluşması çok önemli.

Bu nedenle Gastronomi AR-GE Merkezi kurulması noktasında Avrupa Birliğine 3 Milyon Avro bütçeli bir proje sunduk. İŞGEM'in de içinde yer aldığı bu proje ile  hedefimiz şehre ismini vermiş 'azık' anlamının değer kazanarak şehrin zengin mutfağının ticarileşmesidir.

Çok bahsediyoruz ama badem, orcik, pekmez vb. ürünlerimizi marka haline getirip oradan yüksek katma değerli ürünler elde edemiyoruz. Sadece butik işletmelerle gelir elde etmeye çalışıyoruz. Belli bir standartı olmadan, kalite, ambalaj ve sunumu önemsemeden piyasaya sürekli niteliksiz ürün sunuyoruz. Bugün Kapalı Çarşıda esnaflarımızın sattığı ürünlerin yüzde 70-80'i Malatya, Gaziantep, Adana, Mersin ve Kayseri gibi illerden gelen ürünler satılıyor. İşte gastronomi projemiz ile Elazığ'da yeni bir süreci başlatarak tüm yöresel ürünlerimizi belli bir disiplin altına alıp, iyi ve kötüyü ayırt edecek bir profesyonelliği getirmek ve ilin bu alanlarda çok ciddi manada bir ekonomik değer yaratmasını planlıyoruz.

Oda olarak gerçekten çok geç kalınmış olan bu altyapıların kurulmasına çok yoğun bir tempoda başladık. Ancak sabahtan akşama olacak işlere girmediğimizi biliyoruz. Yapılan tüm bu çalışmaların değeri belki önümüzdeki yıllar içerisinde meyvelerini vermeye başlayacaktır. Bu çalışmaların başarıya ulaşması tek başına Elazığ Ticaret ve Sanayi Odamızın da altından kalkabileceği bir yük değildir. Tüm bu süreci Valiliğimiz, Belediyemiz, Üniversitemiz, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarımız ve Sivil Toplum Örgütlerimizle birlikte yönetmemiz gerekmektedir. Bu noktada ilimizde iyi niyetli bir süreç başlamış ve devam etmektedir. İnşallah hep birlikte daha büyük hedeflere ve başarılara yürüyeceğimize inanmaktayım' şeklinde değerlendirmelerde bulundu.