ETSO Başkanı Arslan'dan Önemli Açıklamalar!

Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Asilhan Arslan, Elazığ Girişim Grubunun maden rezervi ihalesine katılmamasıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

ETSO Başkanı Arslan'dan Önemli Açıklamalar!
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası başkanı Asilhan Arslan, 21 Nisan'da gerçekleşen Maden ilçesindeki polimetal maden rezervinin işletme ihalesine Elazığ Girişim Grubu olarak neden katılmadıklarını kamuoyuna açıkladı.

Arslan, ihale süreci ve şansına yönelik iddialara da sert bir şekilde cevap verdi.

Arslan, düzenlediği basın toplantısında, şunları söyledi:

ELAZIĞ VALİSİNİ VE SİYASİLERİ BİLGİLENDİRDİK”

“Yaklaşık 3 aylık zaman diliminde Elazığ gündemini son derece hatta Türkiye gündemini son derece yoğun şekilde meşgul eden bir konu üzerine buradayız. 2018 yılından itibaren MTA’nin Maden ilçesinde yürüttüğü bir sahada Türkiye’nin en değerli polimetal sahasının keşfi yapıldı. Bizler madencilik sektörünün içinde olduğumuz için bu konuyu en başından itibaren yakından takip ediyorduk. Bu maden varlığının belli bir büyüklüğe ulaştığını anlayınca ilimiz siyasilerini, valisini bilgilendirme ve bu konuda duyarlı olmaya davet etme gibi bir çalış yürüttük. Bu da bizim var oluş sebeplerimizden biridir. Dedik ki burada bir yatak söz konusu. Bu yatağın büyüklüğü de şu kadar.  Tahminlerimize göre MTA sonuçlandırdığı sondaj çalışmaları sonucunda bunu 4—5 ay içinde raporlandıracak ve ihale sürecine başlayacaktır. Bu konuya duyarlı olalım, süreci birlikte takip edelim. Sonrasında bu görüşmeler devam ederken siyasi parti il başkanımız, milletvekillerimiz, belediye başkanımızla bir toplantı yapacağız, değerlendireceğiz’ dediler. Bir değerlendirme yapılıyor ve bana gelen cevap ‘Bize söylendiğin o kadar büyüklükte bir maden sahası yok, o yüzden bu konuyu  büyütmeyelim.’ dediler. Ben de bu kadar büyüklükte bir maden sahasının tekrar söyledim.

“SİYASİLERDEN ÖNCÜLÜK TALEP ETTİK”

Hatta ihaleyle alakalı konularda milletvekillerinden ve il başkanımızdan şunu rica ettim; Elazığ iş dünyası olarak bu madenin Elazığlı iş adamları tarafından yürütülmesini isteriz. Bunun gereklerini de yerine getirme adına her türlü çalışmayı yapmaya hazırız. Ama bu süreçler sıkıntılı süreçler, bize her konuda öncülük ediniz. Tüm görüşmeleri yapabilme adına öncülük talep ettik. Bu bizim en doğal hakkımız. Bunu yaparken şunu söyledik; bakın herhangi bir şirket için değil, bunu tabana yayma, çok geniş ortaklık yapısı oluşturama adına bu çalışmayı yapacağım. Bunu gerçekleştirirsem bize bu konuda destek olmanız.”

“ELAZIĞ DÖNDÜK, 3 GÜN SONRA İHALEYE ÇIKILDI”

Biz döndük,Elazığ Girişim gurubunu oluşturduk. Bir yandan da ihale şartnamesini inceliyoruz. Şartnameye baktık ki, MTA sondaj çalışmaları tamamlandıktan sonra maden sahasının maden işleri genel müdürlüğüne devrinin yapılması söz konusu değil. Biz bunları konuşuyoruz, Elazığ’a geldik 3 gün sonra maden sahası ihaleye çıktı. Bu gerçeklikle birlikte 9 maddede Elazığ Madenciler ve Mermerciler Derneği (EMMAD) yürütmeyi durdurma kararı açtı. Bu ihaledeki şartnamedeki eksikler, yanlışlıklar var bunların düzeltilmesi istendi. Bu sürede süre uzatımı istedik, süre uzatımı oldu. 13. idare mahkemesi dosyayı inceledi. Bazı soruların cevabı yok. Bakanlığa yazı yazdı. Bakanlık ihaleyi süresiz erteledi. 29 Mart’taki ara karar neticesinde bakanlığın Maden İşleri Genel Müdürlüğünün verdiği cevap tatmin etmediği için bir kaç soru daha soru oluştu. Bu soruların cevapları da geçtiğimiz salı günü idari mahkemeye ulaştı.Ama bir yandan da ihale süreçleri devam etti.

İHALEYE KATILIMIN AZ OLMASININ SEBEBİ!

EMMAD’’ın mahkemeye başvurusunda şu itirazlar yapıldı; Bakanlığın kendi içindeki işleyişiyle ilgili problemler var. Sahanın gerçek yüzeyi belgelenmemiş, yapılması gerçek büyüklüğü ihale şartnamesine girmemiş,  İkincisi ihalenin yapım şekliyle alakalı.Halen arama faaliyetleri devam eden bir sahada kamu zararı oluşmasın diye  bu ihalenin gelir paylaşımı, rödavans yöntemiyle yapılmasını talep ettik. Üçüncü de rekabet koşullarının oluşmaması. Asıl kritik nokta bu ihaleye katılımın az olmasının sebebi, kimsenin teklif vermemesinin sebebi asıl madde budur. Böyle büyük bir maden var, bu maden Elazığ ve bölgesinin çok iyi bir şekilde besleyebilir, kendi başına büyüklüğü izabe tesisi kurulmasına yeterli. Bu tesisin kurulumunu ihale şartnamesine koyun dedik. Burada üç tane konu saydım. Burada hangi firmanın menfaatine olan bir konu var? Kamunun menfaati var. Onun dışında kimsenin  menfaati yok. Bunun dışında şartnamede öyle bir madde var ki diyor ki: Mevcut  tesis, mevcut maden sahasında çıkarılacak madenler Türkiye’de olan mevcut tesislerde işletilecek. Eğer kapasiteleri yetmeyecekse  kapasiteleri arttırılacak. Bu madde kamuda, ihalede rekabet kurallarına aykırı bir madde. Eşitlik ilkesine aykırı bir madde. Rekabeti oluşturacaksınız, herkes eşit şartlarda girecek. Hele tekelciliğe hiç müsaade yok. Bir yerde tekelcilik varsa, o tekelciliği kırma adına ekstra maddeler koyulur ki o tekelcilik dağılsın. Bu mevcut tesisler sadece bir firmada var. Kuruldukları bölgenin tüm madenlerini işletmek ve çalıştırmak üzere faaliyet yürütüyorlar. Zaten onların bir rezerv çalışmaları vardı, zaten onlar bir maden bulmuştu, ve o madenlerden üretilen cevherler buralarda işletiliyordu. İkinci bir tesis yüzde 70 doluluk oranıyla çalışıyorsa ikinci bir tesisin kurulumuna izin verilebilir. Eğer altında kalırsa kapasite kullanım oranları yeterli değildir, ikinci, üçüncü tesise ihtiyaç yoktur.”

“ŞARTNAMEDEKİ BİR MADDE, İHALEYİ ALAN FİRMAYA 7 MİLYAR LİRA REKABET ÜSTÜNLÜĞÜ  SAĞLADI”“Şimdi bu madde ne yaptı ona bakalım: bu madde, işte o tesisi olan firmaya, diğer firmalara karşı eski para birimiyle 7 Katrilyon Lira rekabet üstünlüğü sağladı. Yani bu firmanın dışında bu ihaleyi kim alırsa alsın 7 katrilyon Lira  ekstra bir yatırım yapmak zorunda kalacak. Bu meseleyi tüm detaylı, sürecin başından beri defalarca kamuoyuna anlattım. Sanki ben bunlardan hiç bahsetmemişim, vay efendim bu ihale niye böyle sonuçlandı diye linç kampanyası başlatıldı. Demek ki daha fazla anlatmak gerekiyormuş.Söylemlerimin hiç birinde çelişki göremezseniz. Bu konuya tekrar değineceğim. ”

"ÖN TALEPTE ULAŞTIĞIMIZ RAKAM 300 MİLYON TL"

“Biliyorsunuz, Elazığ Girişim Grubunun kurulması, tüzel kişilik kazanması gerçekleşti. Elazığ Girişim Grubunun yönetiminde İş insanlarımız İbrahim Taşel, Yasemin Açık, Ayhan Polat, Ayhan Şimşek, Asilhan Arslan ve Selami Karaca yer aldı. Bu 7 iş insanımız bir araya gelerek Elazığ Girişim Grubunun yönetimine talip oldu. 1 milyon sermayeyle kurulan bu şirket tüzel kişilik kazandı. Biz bunun çok ortaklı yapıya dönüşmesi için şirket anayasasını oluşturduk bir kenara koyduk. Malumunuz Elazığ Girişim Grubunu daha kurmadan önce anket oluşturduk. 993 kişi yaptığımız ankette bizimle birlikte olma noktasında niyetlerini bildirdi. 993 kişiyle birlikte ön talepte ulaştığımız büyüklük 300 Milyon TL. Eski parayla 300 Trilyon.İhalenin teminat mektubu 2 Milyon TL. Açık arttırmanın taban rakamı 2 Milyar TL. Elazığ Girişim Grubuna Elazığ halkımızın taktir ettiği büyüklük bu. Bize destek olan 993 kişiye sonsuz teşekkür ediyorum. Elazığ’da birliktelik örneği gösterdiler. Onlara da minnettarım. Bu tabi, daha çok orta sermayeli hemşehrilerimzin oluşturduğu bir katılımdı.”

“BİR KİŞİ BİZE BENİ UNUTTUNUZ DİYEMEZ”

"İstanbul’da geniş çaplı toplantı yaptım. Buna ortak olması için elimden geleni yaptım. Bir kişi çıksın desin birini ayırıp almadık. Ankara’da ikili görüşmeler yaptım özellikle taahhüt sektöründe olan madencilik sektöründe yer olanlarla Kolin İnşaat, Çelikler İnşaat, SEZA İnşaat, bunlardan bazıları. Biz böyle bir ortaklık yapısı oluşturuyoruz lütfen gelip bize destek olun kapı kapı gezdim. Bütün Türkiye’de ve dünyada Elazığlılar olan derneklerinin her birine yazı ve sözlü olarak bildiri yaptım. Bir kişi bize beni unuttunuz diyemez.Ama ulaştığımız rakam 300 milyon lira. Bu 300 Milyon’un üstünü toplama noktasında inisiyatif alan tek firma da Kolin inşaat. Kolin inşaat bu şehrin bağrından çıkmış bir firma. Medarı iftiharımız. Onlara dedim ki ‘biz böyle bir büyüklüğe  ulaştık ama bu işte bir sürü çelişkiler var, bu büyüklük bizim için tatmin edici olmaz. Sizden ricam 2 Milyar büyüklüğe ulaşmamızı değerlendirin ve bize burada minimum yüzde 20 hisse ayırın. Elazığ girişim grubu minimum yüzde 20 pay sahibi olsun’ dedik.’ Dedik ve görüşmelerimizi ona göre yaptık. Sermaye toplayamıyoruz ama ihaleye girme adına Elazığ adına, böyle bir görüşme yaptık.”

“EĞER ÖYLE BİR ŞEY VARSA ELAZIĞ’DAKİ 600 BİN KİŞİ YÜZÜME TÜKÜRSÜN”

“Biz bir yandan bu ihalenin acısıyla savaşırken biri çıkıp diyor ki; “Elazığ iş dünyasından topladığın paralar ne oldu? Heba oldu. Bu insanların parasını nereden vereceksiniz.” Dünyada 8 buçuk milyar var. Bir kişi çıksın desin ki ben Elazığ Girişim Grubundan hisse için para ödedim. Bir iki desin ki param karşılığı hisse aldım. Eğer öyle bir şey varsa Elazığ’daki 600 bin kişi yüzüme tükürsün. Ama ben onları yüce Allah’a havale ediyorum. Elazığ halkının inisiyatifine bırakıyorum. Bu işler kolay değil. Elimizden geleni yapıyoruz. Haktan ayrılmama adına, doğru işler yapma adına elimizden geleni yapıyoruz. Keşke bu toplantıyı yapmak zorunda kalmasaydık.Üzülüyorum. Bizim daha iyi işlere vakit ayırmamız lazım.”

“ASİLHAN ARSLAN HAKKINI HELAL EDER. AMA ELAZIĞ HALKI ETMEZ”

“Bu işin olması için A planım var B planım var. Ben orada iki tane olumsuzluk yaşamışım; Diyorum ki bunun ikinci hamlesi var. Oradan birileri düğmeye basıyor, linç çalışmalarına başlatıyor. Asilhan Arslan hakkını helal eder. Ama Elazığ halkı etmez. Durun ya, Bismillah. Ani sevinçler olabilir, kayıplar olabilir. Bu süreç devam ediyor: neticelendirilinceye kadar sabredin. Biz hiçbir alanı boş bırakmıyoruz. Hiçbir şeyi  ihmal etmiyoruz. Vay efendim Elazığ TSO beceremedi diyorlar. Bir çıksın şurada strateji hatası yaptın desin. Başkanım hata yaptın düzelt deseydiniz o zaman.”

“CUMHURBAŞKANINA GİDELİM DİYORUM, BEN SENİNLE GELMEM DİYOR”

“Bu sürecin ilk hamlesini ilin valisine ve ilin siyasetçilerine yaptım. Dedim ki şuralarda sıkıntılar var, bunları ikili görüşmelerle halledelim dedim. Bunlar çok teknik konular. Herkesin anlayabilmesi mümkün değil. Ama bize başka bir şans bırakmıyorlar. Gel Cumhurbaşkanına gidelim diyorum. Yok ben gelmem diyor ya. Böyle bir şey var mı?”

ELAZIĞ’IN MENFAATLERİNİ SAVUNDUK DİYE Mİ AYRIŞTIK?

“Benim siyasi görüşümü Elazığ’da bilmeyen bir Allah’ın kulu yok. Ticaret Sanayi Odası Başkanı adayı olduğum günden bunaya ben o kimliği bir tarafa bıraktım. Ama neye gönül verdiğini, ne için hizmet ettiğini herkes çok iyi biliyor. Ne oldu, niye ayrıştık? Elazığ’ın menfaatlerini savunduk diye mi ayrıştık. Bu da benim konum. Bir milletvekili, bir belediye başkanı bu konuyu bu kadar detaylı bilmeyebilir. Bu teknik bir konu. Madencilik, ihale konusu uzmanlık gerektiren konular. Böyle böyle gelişmeler var, bunu ancak böyle düzeltebiliriz diyoruz. Ama yok. Kamuoyundan herkes burada. Asilhan Arslan bir konuda birilerine iftira etmek için bizden böyle bir talepte bulundu. Bir kişi desin. Benim üslubum bu değil yapmam da. Allah bundan sonrada yaptırmasın. Bu süreçte bizlere destek olan STK temsilcilerine, siyasiler, kamuoyuna teşekkür ediyorum bizlere destek oldular.”

“YATAN, UYUYAN ETSO DEĞİL

“Bu kadar çalışma yapan, süreci yöneten E TSO şuan suçlu şu an. Yatan, uyuyan ETSO değil. Sessiz, kalan, çalışmayan ETSO değil. Ama mücadele eden, çalışan ETSO suçlu. Helal olsun.

 

“15 FİRMA İHALEYE GİRMEK İÇİN DOSYA ALDI, 2 FİRMA TEKLİF VERDİ”

“İhale konusunda son ana kadar girme koşullarını zorladığımızı bilmenizi isterim. Bu ihaleye girme koşullarına sahip Türkiye’nin en büyük madencilerinin ve holdinglerinin içinde bulunduğu 15 firma bu ihaleye girmek için maden İşleri Genel müdürlüğünden dosya aldı. Bu 15 firmanın içinden 2 firma teklif verdi. Bir firma imtiyazlıydı. Rekabet üstünlüğü vardı ve ihaleyi o aldı. Bunun sebebi, diğer firmaların bu ihaleye 7 Katrilyon geriden başlamasıydı. Onun için dışında hiçbir sebep yok.  Onun için şartnamede değişiklik istedik. Bu şartnameyi bir firmanın dışında alabilecek bir firma yoktu. Kimlerle çalışılır hangi firmadan destek alınır bunların hepsini çok iyi biliyoruz.”

“İHALEYE 7 KATRİLYON GERİDEN GİREMEZDİK”

 “7 katrilyon geriden ihaleye çıkamayız. En azından ihaleyi meşrulaştırmayalım kararı aldık ve çok doğru bir karardı. İhaleye Çelikler İnşaat girmiş denildi. Sevindim hemşehrimiz girdi dedim. Şehrimizde kalır dedim. İhale başladı 5 dakika sonra bitti. 2 artırımla bitti. Tahir Bey de bir iş adamı gibi davranın sonlandırdı. İhale de neticelendi.  ETSO’nun öncülüğünde kurulmuş bu şirkette bu ihaleye girme özelliklerine bir durum oluşmuş mu soruyorum size. Çelikler İnşaata da bu konuda ortak olmasını talep ettim ilk söylediğim insanlardan biridir. Tek girme kararı aldılar o şekilde de yürüdüler bu çalışmaları yürüttüğüm için suçluysam ben Ankara’dayken sosyal medyadan haberlerinizde yazdınız bir alanında suçluysam yüzüme deyin ki sen şu konuda suçlusun görevini yapmadığın için istifaya davet ediyoruz desin suçluysam desin.”

“HİÇ KİMSE BENİ TEHDİT EDEMEZ, PARA TEKLİF EDEMEZ”

“Bir şeyler daha çıktı; Onları da söyleyeyim; İhaleden anlaşma parası alınması, ihaleden menfaat devşirme, ihaleden herhangi bir şeyin pazarlığının oluşturulması… Hiç kimse bine bu konuda tehdit edemez. Demek ki biliyorlar kimi tehdit edeceklerini. Hiç kimse bana para da teklif edemez. Kimin para yemeyeceğini de çok iyi biliyorlar. Dünyada 8 milyar insan var. Bu insanların hepsine soruyorum; Bu işle alakalı Asilhan Arslan, Elazığ Girişim Gurubunun menfaati dışında herhangi bir parayı, herhangi bir makamı, herhangi menfaati bedel karşılığında konuştuysa Elazığ’daki 600 bin kişi benim yüzüme tükürsün. Yok eğer değilse, yine bu iddiaları atanları önce rabbime, sonra sizlerin vicdanına havale ediyorum. El insaf ya… Elazığ kamuoyu kimlerin servetine nasıl servet kattığını, kemlerin ihalelerle alakalı ne tür karşılık aldığını çok iyi biliyor.”

“BU ŞEHRİN MENFAATİNE SEBEP OLANLARA HAKKIMI HELAL ETMİYORUM”

Bu süreç içinde şahsımla alakalı yapılan her türlü iftirayla ilgili haklarım herkese helal olsun. Ama Elazığ Ticaret ve Sanayi Odasının yürüttüğü bu çalışma eğer ülke menfaati ise eğer bu şehrin menfaatine ise, bu şehrin menfaatine sebep olanlara Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı olarak, Elazığ Girişim Gurubu Yönetim kurulu Başkanı olarak hakkımı helal etmiyorum”

“HEP ALAN EL Mİ OLACAĞIZ?”

“Biz çocuklarımı ne bırakacağız. Nasıl bir gelecek bırakacağız. Çocuklarımız için yaşıyoruz. Ne bırakacağız? Bu çocuklarımız veren el olmayacak mı? Hep alan el mi olacak, hep isteyen mi olacak? Bırakın onlar da zengin olsun dedik.”

“SÜREÇ DEVAM EDİYOR”

İhaleyle ilgili süreç devam diyor. Mahkeme henüz kararı açıklamış değil ben sizlerden aldığım yetkinin üstüne risk alarak yürüttüm. bundan sonra da yürüteceğim bundan şüpheniz olmasın. Bu süreç uzun bir süreç. Bunu hatırlatmak istiyorum. Bize destek veren herkesin menfaatlerini koruyacağım. Onları ezdirmeyeceğim. Her türlü faaliyeti görüşmeyi yapmaya devam edeceğim. Orada kalan paranın hepsini olamıyorsa en büyüğünü Elâzığ’a akıtmak için çalışmaya devam edeceğiz. Ben tekrar salonu dolduran tüm Elâzığ sevdalılarına teşekkür ediyorum hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum”