Cilt Kanserine Türk Cihazı!

Massachusetts Institute of Technology Yapay Zekâ Laboratuvarında Türkiye'yi temsilen araştırma iş birlikçisi olarak çalışan Dr. Şebnem Özdemir'in geliştirdiği cilt kanserini erken dönemde yakalamayı hedefleyen yöntem, dünyada ilk olma özelliğini taşıyor.

Cilt Kanserine Türk Cihazı!
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Türk bilim insanları, geç teşhis edildiğinde en çok ölüme yol açan tehlikeli kanser türlerinden biri olan cilt kanserinin erken teşhisi için geliştirilen yapay zekâ tabanlı bir buluşa imza attı. 

Tersine beyin göçüyle Amerika’daki Massachusetts Institute of Technology (MIT)’den Türkiye’ye dönüş yapan İstinye Üniversitesi Yönetim Bilişim Sistemleri Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Şebnem Özdemir’in geliştirdiği “Cilt tarama ve İnceleme Cihazı ile Yöntemi” Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescil edildi. Yapay zekâ kullanarak teşhiste insan hatasını tamamen ortadan kaldırmayı ve derideki renk değişiklikleri ile cilt kanserini erken dönemde yakalamayı hedefleyen yöntem, dünyada ilk olma özelliğini taşıyor. Cihazın yakın zamanda kullanıma girmesi planlanıyor. Deri kanseri en sık rastlanan kanser türleri arasında ilk sıralarda yer alıyor. Dünyada her yıl yaklaşık iki üç milyon kişi deri kanserine yakalanıyor. 132 bin kişiye deri kanserinin daha tehlikeli bir türü olan melanom teşhisi konuyor. Sinsi bir hastalık olan melanom, teşhisteki gecikmeler sebebiyle büyük oranda ölümle sonuçlanıyor. 

Deri kanserlerinin tedavi başarısının erken teşhise bağlı olduğunu söyleyen Dr. Özdemir hâlihazırda kullanılan tarama metotlarında doktorun gözleminin ön planda olduğunu belirterek “Ciltteki lekelerin ve lezyonların kansere dönüşme riskini tespit eden tarama yöntemlerinde yapay zekâ kullanımı son derece sınırlı hatta yok denecek kadar azdı. Oysa erken teşhis için vücudun her yerindeki renk değişimlerinin kayıt altına alınabilmesi gerekir. Biz bunu sağlamak için İstanbul Üniversitesiden Doç. Dr. Burak Şişman’la birlikte üç boyutlu yazıcılardaki kamera tekniği ile vücudun tamamını tarayan ve üç boyutlu bir haritasını çıkaran bir kapsül tasarladık. Makine,  harita oluşturulurken potansiyel riskli bölgeleri işaretleyerek uzmana bildirimde bulunuyor. Uzmandan gelen bildirime göre o bölgeye zum yapıyor ve daha net bir görüntüyü kaydederek saklıyor. Hasta tekrar kontrole geldiğinde riskli lezyonlar, insan gözüyle değil de, her iki haritanın yapay zekâ tarafından kıyaslanması ile karşılaştırılıyor” dedi. 
MAKİNE KANSERİ TANIMAK İÇİN EĞİTİLİYOR
Geliştirilen cihazın MR ya da röntgenden farklı olarak “derin öğrenme” tabanlı bir cihaz ve yöntem olduğunu anlatan Prof. Dr. Özdemir,  yapay zekânın cilt kanserini tanımak için “eğitildiğini” söyledi.  “Derin öğrenme”nin önceki görüntüleri toplayıp kaydederek oluştuğunu ifade eden Dr. Özdemir,  “Yapay zekânın cilt kanserinin neye benzediğini öğrenebilmesi için daha önceki görüntülerden farklı lezyonları kaydetmesi gerekiyor. Mesela elimizde bir benin kanserleşme aşamalarını gösteren yeterli fotoğraf varsa; ben nerede olursa olsun, temel özellikleri ne olursa olsun makine bunun cilt kanserine dönüşme potansiyelini en yüksek seviyelerde hesaplayabiliyor” diye açıkladı.
İNSAN HATASINI SIFIRA İNDİRİYOR
İnsanın kontrolündeki her sistemde insan hatasının kaçınılmaz olduğunu söyleyen Dr. Özdemir, “Benim hayalim insan hatasını ortadan kaldırmak. O gün uzmanın herhangi bir şekilde bir şeyi gözden kaçırması demek kişinin cilt kanserinin atlanmasına sebep olur. Bu sebeple insanın tamamen devre dışı kaldığı, cilt kanserinin makine tarafından takip edildiği, ancak uzmana da bilgi vererek gerekli tedbirleri almasını sağlayan bir teşhis yöntemi geliştirdik” dedi.