Milletvekili Erol'dan Hodri Meydan!

Cumhuriyet Halk Partisi Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, Elazığ'ın sorunlarını TBMM Kürsüsünden gündeme getirdi. 

Milletvekili Erol'dan Hodri Meydan!
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Cumhuriyet Halk Partisi Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, parti grubu adına Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde konuşma yaptı. Elazığ'da deprem sonrasında yaşanan mağduriyetleri gündeme getiren Erol, kentteki siyasi mağduriyetlerden de bahsetti. 

ELAZIĞ'A NEDEN BAKANLIK VERİLMEDİ?
Elazığ'ın AK Parti hükümetlerine 18 yıldır destek vermesine rağmen Elazığ'a bir bakanlık verilmediğini söyleyen Milletvekili Gürsel Erol, "Önce siyasi mağduriyetlerden başlamak isterim. Elazığ AK Parti'nin kurulduğu tarihten bugüne kadar şartsız ve koşulsuz AK Parti'ye sürekli destek veren bir il. İşte ben seçilinceye kadar sürekli 5 milletvekilinin 5'i AK Parti'de. İlde belde, ilçe ve şehir merkezi olmak üzere toplam 20 belediyenin 15'i sürekli AK Parti'de. AK Parti'nin bölgede en güçlü olduğu illerden biri ve Elazığ halkı on dokuz yıldır sürekli AK Parti'ye bölgede en fazla destek veren il olduğu halde ne yazık ki Hükûmetin uygulamalarından, yatırımlarından, siyasi tercihlerinden yeter ölçüde karşılık almış bir il değil. Bunu şöyle açıklamak isterim; Bölgede Elazığ dışındaki çevre tüm illerimizde her dönem bakanlar çıktı AK Parti'den. Malatya'dan bakanımız çıktı. Sivas'tan bakan çıktı, Erzincan'dan bakan çıktı, Diyarbakır'dan bakan çıktı. Gaziantep'ten, Maraş'tan, Van'dan yani bölgenin tüm illerinden AK Parti'nin bakanları atandı ama Elazığ'dan hiç bakan atanmadı ve şöyle: Bundan önceki tüm hükûmetler döneminde de mutlaka Elazığlı bir bakan olurdu. Nasıl olurdu? CHP hükûmetleri döneminde CHP'nin bakanı vardı. 1980 sonrası Anavatan Partisi iktidar oldu, Elazığ milletvekilleri arasından Anavatan Partisinden bakan oldu. Doğru Yol Partisi iktidar oldu, Doğru Yol Partisi milletvekilleri arasından Elazığ milletvekili bakan oldu. Refah Partisi iktidar oldu, Refah Partililer arasından Elazığ milletvekili bakan oldu. Yani bakanlık verilmeyen tek il Elazığ, AK Parti hükûmetleri döneminde oldu. 

Bunu niye anlatıyorum? Bugün Sayın Cumhurbaşkanımız Mecliste bir konuşma yaptı grup toplantısında, grup salonunda. Elâzığ'daki hizmetlerle ilgili Sayın Genel Başkanımızı Elâzığ'a davet etti. "Git Elâzığ'ı gör, oradaki hizmetleri gör." Ama biz bundan yirmi gün önce, Cumhuriyet Halk Partili 30 milletvekili Elâzığ'a gittik. Elâzığ'da yaşanan sorunları, sıkıntıları, depremden kaynaklı mağduriyetleri yerinde gördük ve bir rapor hazırlayarak Elâzığ kamuoyunun, Meclis kamuoyunun, Türkiye kamuoyunun bilgisine sunduk. Şimdi, ben buradan AK PARTİ Grup Başkan Vekiline bir çağrı yapıyorum: Sanıyorum ki Elâzığ halkının beklentileri, talepleri, sorunları, depremden kaynaklı yaşadıkları mülkiyet haklarıyla ilgili hak kayıpları herhâlde, yeteri derecede hâlâ anlaşılmış değil. Biz on beş gün önce 30 milletvekiliyle gittik… Ama buradan AK PARTİ Grup Başkan Vekiline şu çağrım var: Eğer sizin yüreğiniz yetecekse, yalnızca protokol gezilerine katılarak değil, Elâzığ'a gelin, 50 milletvekiliyle gelin, 100 milletvekiliyle gelin Gazi Caddesi'nde gezin, Rüstem Paşa'ya gidin, Mustafa Paşa'ya gidin, Abdullah Paşa'ya gidin, konteyner kentlere gidin, oradaki insanların mağduriyetini görün, Elâzığ'a aslında kimin gidip gidemeyeceğini de görün ve fark edin. "


GETSİK DE GİTMESEK DE BİZE OY VERECEKLER!
Milletvekili Erol, Elazığ'da ciddi mağduriyetler yaşandığını vurgulayarak, konuşmasını söyle sürdürdü. "Elazığ'da bir üniversitemiz var, üniversitemiz Türkiye'nin en köklü üniversitelerinden biri ama Elazığ bir üniversite kenti değil, Elazığ'da ovalarımız var ama Elazığ bir tarım kenti de değil, Elazığ'da organize sanayi bölgelerimiz var ama Elazığ sanayi kenti de değil, Elazığ'da turizm potansiyeli olan yerlerimiz var, tarihî mirastan gelen Harput gibi Sivrice Hazarbaba Dağı, Hazar Gölü gibi, tarihî Palu gibi tarihe mal olmuş yerlerimiz var ama Elazığ bir turizm merkezi de değil. Elazığ kendi kaderine terk edilmiş, AK Parti'li iktidarlar döneminde hep şu bakış açısıyla bakılmış: Ya gitsek de gitmesek de ilgilensek de ilgilenmesek de kime oy verecekler, zaten bize oy verecekler. Ve doğru, vermişler, hakikatten vermişler ama artık tablo öyle değil. Bundan sonra bizim hedefimiz burada yalnızca Cumhuriyet Halk Partisinden seçilmiş tek milletvekili olarak burada oturmak değil, Millet İttifakı'ndan burada en az 3 milletvekiliyle oturmak” 

KONUŞMALARIMI CİDDİYE ALIN
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Elazığ ziyaretinde protokoldeki yerini aldığını anımsatan Milletvekili Erol, "Cumhurbaşkanını karşıladım. Devlet adamı kimliğiyle, sıfatıyla gelirse ben de Türkiye Büyük Millet Meclisinin milletvekili olarak devlet protokolünde olan yerimi alırım. Onun için, konuşmalarımı ciddiye alın. Benim konuşmalarım burada yalnızca eleştiri üzerine kurgulanan bir konuşma değil, Elazığ'ın beklentilerini, mağduriyetini gündeme getiren konuşmalar. Şimdi, Elazığ'a nasıl farklı davranırız, birkaç örnek vereceğim” şeklinde konuştu.

ELAZIĞ'A NEDEN HİBE VERİLMEDİ?
Elazığ esnafının ve Elazığspor'un sorunları hakkında da açıklamalarda bulunan Milletvekili Erol; "Giresun'da sel baskını oldu, İzmir'de deprem oldu, oralardaki esnaflara 50 bin lira hibe verildi. Doğru mudur? Evet, son derece doğrudur; doğru bir iş yapıldı ama Elazığ'daki deprem mağdurlarına, esnafa 50 bin lira kredi verildi. Şimdi, Anayasa'nın eşitlik ilkesine göre, yurttaşlar arasında ayrım yapamazsınız. Giresun'da, İzmir'de verdiğiniz 50 bin lira yardım, hibe doğru bir karar karardır. Peki, Elazığ'da niye kredi verdiniz, Elazığ'da da hibe verseydiniz? Giresun'un bir ilçesinde sel baskını oldu, Giresunspor'a yardım amacıyla, sosyal hayat devam etsin diye, 25 milyon lira yardım ettiniz. Doğru mudur? Evet, doğrudur, keşke imkanlar olsa 50 milyon verseydiniz. Peki, tarihe mal olmuş Elazığspor şu anda kapanma riskiyle karşı karşıya. Binali Bey Sayın Başbakanken Başbakanlık sıfatıyla geldi, Elazığ PTT Meydanı'nda "Elazığspor'un fahri başkanı benim." dedi "Elazığspor'un bütün sorunlarını ben çözeceğim." dedi ama seçim bitti, her şey bitti. Daha bundan on beş gün önce, Sayın Cumhurbaşkanının geldiği dönemde Çevre ve Şehircilik Bakanımıza talimat verildi "Elazığspor'a sahip çıkın." diye ama yine, Sayın Cumhurbaşkanı gitti, Bakan gitti, her şey bitti” dedi.