Velilerde, Öğrencilerde Tedirgin!

Klinik psikolog Duygu Barlas: 'Çocukların tehditleri algılama düzeyi yaş gruplarına, ailenin ve yaşadığı çevrenin tutumuna göre değişir. Çocuğa koronavirüse karşı gerekli tedbirleri almasını korkutmadan anlatabilmek için seçilen cümleler çok önemlidir…'

Velilerde, Öğrencilerde Tedirgin!
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Okulların ne zaman açılacağı, eğitimin ne şekilde olacağı ile ilgili soru işaretleri sürerken; anne babaların en büyük endişesi çocukların okulda kendilerini virüsten nasıl koruyacakları oluyor.  

Bazı aileler çocuklarını korumak adına yüz yüze eğitim için okula göndermemeyi tercih ederken birçoğu da virüsün tehlikesini nasıl anlatacağını bilmiyor. Pandemi sürecini kavrama düzeyinin çocukların yaş gruplarına, geçmişteki hayatlarına, ailenin tutumuna ve yaşadığı çevredeki faktörlere göre değiştiğini söyleyen Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Klinik Psikoloğu Duygu Barlas, okul ne zaman açılırsa açılsın ailelerin bir süre öncesinden çocuğa içinde bulunduğumuz durumu açıklaması gerektiğini belirterek “Çocuğa koronavirüsün ciddiyeti anlatılırken ne tehlike aşırı büyütülmeli ne de azımsanmalıdır. Koronavirüs ve bu durumun ciddiyeti konuşulurken çocuğun yaşı göz önüne alınarak konuşmalar yapılmalıdır. Bir miktar kaygı hayat kurtarıcıdır ancak bunun psikolojik bir problem hâline dönüşmesine de izin verilmemelidir” dedi. 

COVID TEHLİKESİNİ OYUNLA ANLATIN
Kimi çocuğun koronavirüs tehdidini yaşıtlarına kıyasla daha abartılı algılayıp, orantısız kaygı ve bağlantılı davranışlar gösterirken bazı çocukların ise tehdidin şiddetini azımsadığını ve gerekli tedbirleri almayı reddettiğini ifade eden Barlas, tehlikenin anlaşılmasında yaş grubunun önemli olduğunu belirterek “Okul öncesi dönem olarak adlandırılan 2-7 yaş arası çocukların sebep sonuç ilişkisi kurma ve soyut düşünebilme kabiliyetlerinin diğer ileri yaşlara oranla henüz gelişmediği veya yeni gelişmeye başladığı düşünülürse, bu yaş grubunda soyut açıklamalardan uzak durulmalıdır. Önemli noktalar oyun, resim, drama gibi yollarla aktarılabilir. 11 yaş ve sonrası için daha detaylı bir sebep sonuç ilişkisi kurularak konuşma yapılabilir” dedi.

KORONAVİRÜSÜ ANLATIRKEN ABARTMAYIN
Hangi yaş grubunda olursa olsun ebeveynlerin çocukla konuşurken tehlikeyi abartmamasını veya önemsizmiş gibi göstermemesi gerektiğinin altını çizen Barlas “Tehlike abartıldığında çocuklarda yoğun kaygı, korku ve çeşitli davranış problemleri görülebilir. Tehlike azımsandığında ise hayat kurtarıcı nitelikte olan kaygı görülmeyecek ve dolayısıyla koronavirüsün bulaşma riski artacaktır. Nasıl bulaştığı ve nasıl belirtiler gösterebileceği açıklanmalıdır. Bu konuşmanın okullar açılmadan yaklaşık birkaç gün önce yapılması önemlidir” dedi.

ÖRNEKLERİ SEVDİKLERİ ÜZERİNDEN VERİN
Konunun önemine ‘Koronavirüsün nasıl bir mikrop olduğunu biliyorsun. Bu zamana kadar onunla çok iyi baş ettin. Ellerini yıkadın, maskeni kullandın ve çevrendekilerden bir miktar uzak durdun. Şimdi okullar açılıyor, arkadaşlarına ve öğretmenlerine kavuşacaksın, çok mutlusun. Ancak koronavirüs hâlâ ülkemizdeki ziyaretini sürdürüyor ve kalabalıkları çok sevdiğini hatırlıyorsun. Arkadaşlarını, öğretmenlerini ve kendini korumak için okulda maske takmaya, ellerini yıkamaya ve koruma çemberini sürdürmeye devam etmelisin’ cümleleriyle dikkat çekebilirsiniz.