Ufuk Çetinkaya

Narin'i Kaybettik, Başka Çocukları Kaybetmeyelim

Ufuk Çetinkaya

Narin…

Daha sekiz yaşında, oyun çağında bir çocuk.

Geleceği hayalleriyle dolu, hayatının başında bir evlat.

Ama dün, bir çuvalın içinde, dere yatağında cansız bir beden olarak bulduk onu Diyarbakır’da kayboldu, 19 gün sonra cansız bedeni bulundu.

Sadece Narin mi? Kaç çocuğumuzu böyle acımasızca toprağa verdik...

Bu ülkede Narin ilk değil, biliyoruz. Maalesef son da olmayacak. 

Kaç çocuk kaçırıldı, kaç çocuk tecavüze uğradı, kaç çocuk canice katledildi. 

Kim bilir daha kaç Narin var medyanın göremediği, duyulmayan çığlıklar arasında kaybolan.

Geçtiğimiz günlerde kamuoyunda çok gündem oldu.

Resmi rakamlara göre Türkiye’de her yıl 10 bin çocuk kayboluyor. 
Yaşıyorlar mı? 

Yaşamıyorlar mı? 

Kim bilir hangi vicdansızların elinde…

Akıbetleri belirsiz. 

Aileler çaresiz.

Peki biz ne yapıyoruz?

Her seferinde aynı acıyla baş başa kalıyoruz, ama ders çıkarmıyoruz. Olaylar gündem oluyor, birkaç gün öfke patlaması yaşıyoruz, sonra ne oluyor?

 Yine unutuyoruz.

Ta ki bir başka Narin’in acı haberi gelene kadar.

Çocuklarımızı koruyamıyoruz...

Bu toplumda, küçücük çocuklar tecavüz edilip öldürülürken, biz neyle meşgulüz? 

Hangi bahanenin arkasına saklanacağız?

Kaç çocuk daha bu vahşete kurban gidecek?

Hangi vicdan, hangi ahlak, böyle bir suçu affedebilir?

Sekiz yaşındaki bir çocuğu nasıl hayattan koparırsınız?

Narin’i kaybettik, başka çocukları kaybetmeyelim. Ama ne yazık ki bu cümleyi her seferinde kuruyoruz ve her seferinde daha büyük bir acı yaşıyoruz.

Biz sadece kaybediyoruz, hem çocuklarımızı hem de vicdanımızı.

Kaçırılan, tecavüz edilen, öldürülen her çocukla birlikte insanlığımızı da kaybediyoruz.

Çocuklarımız, sapık zihniyetlerin kurbanı olmaya devam ederken biz ne yapıyoruz? 

Hiçbir şey...

Bu satırları yazarken içimde bir öfke var.

Hep de olacak.

Çünkü biliyorum ki, bu vahşetler asla durmayacak.

Ama mutlaka durmalı! Bir çocuğun daha canı yanmamalı.

Daha fazla Narin gibi kaybetmek istemiyoruz. Artık yeter!

Devlet de bu konuda daha hassas olmalı…

Yazarın Diğer Yazıları