Ateşkes İmzalandı!

Kremlin Sarayı'nda 6 saat süren görüşmelerin ardından Türk heyeti masadan istediğini almış olarak kalktı. Ateşkes kararı dün gece 00.01 itibariyle başladı.

Ateşkes İmzalandı!
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Kremlin Sarayı’nda gerçekleştirdiği baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.

Görüşmelerde özellikle Suriye’deki durumu ve İdlib’deki son gelişmeleri ele aldıklarını bildiren Erdoğan, yaklaşık 6 saat süren bir çalışma yaptıklarını, tesis ettikleri samimi diyalog kapsamında tüm konuları ayrıntılarıyla müzakere ettiklerini söyledi. 2018 Eylül ayında Soçi’de varılan mutabakat ile İdlib’de nisbi istikrarın sağlandığını dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Soçi Mutabakatı’na göre, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi muhafaza edilecekti. Ancak rejimin geçen mayıs ayından itibaren yoğunlaşan ve doğrudan sivilleri hedef alan saldırıları, İdlib’de tesis ettiğimiz sükûneti bozmuştur. İdlib Mutabakatı’nın bozulmasına yol açan gelişmelerin birinci derecede sorumlusu, saldırganlığıyla bölgenin istikrarını da hedef alan rejimdir. Bu bölgede yaşayan 4 milyon insanın tamamının ‘terörist’ olarak ilan edilip, havadan ve karadan ağır bombardımana maruz bırakılmasını kabul etmemiz mümkün değildir.”

Rejimin zulmünden kaçan ve sayıları 1,5 milyonu bulan bölge halkının Türkiye sınırlarına yığıldığını belirten Erdoğan, “Rejimin buradaki esas amacının İdlib’i belirli bir kesim açısından insansız hâle getirmek ve oluşturduğu göç baskısıyla Türkiye’yi zora sokmak olduğu açıktır. Türkiye elbette böyle bir tehdit karşısında eli kolu bağlı kalacak değildir. İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi’nin sınırlarına kurduğumuz gözlem noktaları sahadaki durumu kontrol etme değil, sadece ateşkesi takip etme, bu vazifeyle yükümlüdür” değerlendirmesinde bulundu.

Bir süre önce bölgede istikrarı sağlamak üzere İdlib’e ilave askerî birlikler gönderdiklerini aktaran Erdoğan, şöyle konuştu: “Artık hem rejimin saldırganlığının önüne geçmek hem de ateşkese riayet etmeyen diğer grupları dizginlemek üzere sahada çok daha aktif bir şekilde yer aldık. Bu süreçte bölgede bulunan Rus güçleriyle koordinasyonu sıkı tutmaya özen gösterdik. Rejimin doğrudan askerlerimizi hedef alan saldırganlığı sebebiyle yaşanan üzüntü verici hadiselerin ardından İdlib’de yeni bir statünün oluşturulması kaçınılmaz hâle gelmiştir. Bugün Moskova’da Rus mevkidaşım ve ekiplerimizle bu konuyu enine boyuna konuştuk, değerlendirdik. Siyasi süreç ve Fırat’ın doğusu gibi boyutları da bulunan çalışma ile ilişkimizi derinleştirerek sürdürmeyi arzu ediyoruz.  Bugünkü görüşmelerimiz, bölgedeki soruna kalıcı çözüm bulma irademizin bir tezahürüdür. Öncelikle en kısa sürede ateşkesi gerçekleştirecek, ardından birlikte kararlaştıracağımız diğer adımları süratle atacağız. Bu gece saat 00.01, yani tam gece yarısı itibarıyla ateşkes yürürlüğe girecektir. Ateşkesin kalıcı hâle getirilmesi için gereken çalışmalar hızla ve etkin şekilde yürütülecektir. Amacımız, bölgedeki insani krizin daha da kötüye gitmesini önlemektir. Türkiye bu süreçte rejimin yapabileceği her türlü saldırıya tüm gücüyle ve tüm sahada cevap verme hakkını saklı tutacaktır.”

İŞTE İDLİB MUTABAKATI
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin’in açıklamalarının ardından iki ülkenin Dışişleri Bakanları Mevlüt Çavuşoğlu ve Sergey Lavrov, tarafların üzerinde uzlaştığı ek protokolü okudu. Protokole göre, Türkiye ve Rusya, Suriye’deki ateşkes rejiminin uygulanmasının garantörleri olarak, Suriye’nin egemenliğine, bağımsızlığına, birliğine ve toprak bütünlüğüne olan kuvvetli taahhütlerini tekrarladı. BM Güvenlik Konseyi tarafından terörist olarak tanımlanan tüm grupların ortadan kaldırılması yönündeki kararlılıklarını tekrarlayan taraflar, şu hususlarda mutabık kaldı:
İdlib gerginliği azaltma bölgesindeki temas hattı boyunca tüm askerî faaliyetler 6 Mart 2020 tarihinde (geçtiğimiz gece) saat 00:01’den itibaren durdurulacak.
M4 karayolunun kuzeyinde 6 kilometre ve güneyinde 6 kilometre derinliğinde bir güvenli koridor tesis edilecek. Güvenli koridorun işleyişine dair ayrıntılı esas ve usuller, Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu Savunma Bakanlıkları arasında 7 gün içinde kararlaştırılacak.
Türk-Rus ortak devriyeleri, 15 Mart’ta M4 karayolunun Trumba’dan Ain Al Havr’a kadar olan kesimi boyunca başlatılacak.

ERDOĞAN: ORTAK ÇIKARLARIMIZ VAR
Türk-Rus ilişkilerinin 5 asrı aşan tarihî derin kökleri var. Güçlü geleneğe sahip iki devletin ve halklarının birbirinden etkileşimi de tarihîdir. Bu köklü ilişkilerimizi karşılıklı saygı ve ortak çıkar temelinde ilerletmek en büyük arzumuzdur.

PUTİN: TÜRK ASKERİNE SALDIRI TRAJEDİYDİ
Suriye’de hayatını kaybeden Türk askerleri için baş sağlığı diliyorum. Büyük bir trajediydi. Maalesef, Suriye askerî yetkilileri de dahil hiç kimse Türk askerlerinin bulunduğu yeri bilmiyordu. Bu olaydan sonra rejimin ciddi kayıpları oldu.

PUTİN’E TÜRKİYE DAVETİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ülke arasında diplomatik ilişkilerin 100’üncü yılının idrak edildiği bu sene üst düzeyli iş birliği konseyinin toplantısı için Putin’i Türkiye’ye davet etti.