Başarılı İşadamı 45 Milyon Liralık Yatırımı Karşılıksız Yaptı

Haber: Erhan Bahçeci

Ziver Holding Yönetim Kurulu Başkanı, Elazığlı İş İnsanı Veysel Demirci, Kanal 23'te Yayınlanan Esra Ser'in Sunduğu 'Bunu Konuşalım' Programının konuğu oldu. 

Türkiye'nin bir çok noktasında önemli yatırımları bulunan başarılı iş insanı Veysel Demirci, iş hayatına ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu. 

Veysel Demirci açıklamasında, Ziver Holding bünyesinde inşaat, kamu yatırımı, akaryakıt, havacılık, sigorta, otel ve restoran sektörlerinde hizmet veren şirketler bulunduğunu belirtti. 

20 yılı aşkın süredir bu sektörlerde hizmet verdiklerini, Türkiye'nin bir çok noktasında ciddi projeler yaptıklarını belirten Demirci, holding bünyesinde yüzlerce kişiyi istihdam ettiklerini kaydetti. 

"UÇAK BENİM İÇİN BİR UKDEYDİ"
Holding bünyesinde hizmet veren Ziver Havacılığın kuruluş amacını anlatan İş İnsanı Veysel Demirci, "Uçak benim için bir ukdeydi. Rahmetlik annemi, rahatsızlığı döneminde Ankara'ya götürmek için 15 gün beklerdik. Havalimanı kısıtlıydı. Uçaklar gelip, gitmezdi. O dönem 'keşke bir uçağım olsa, annemi götürüp getirseydim' diyordum. Daha sonra çok şükür ekonomik olarak bir noktaya gelince 'Benim her şeyde bir yatırımım var, bu neden olmasın' dedim. Bunu dediğimde çevremdeki insanlar gülmüştü. Çok şükür bu idealimi gerçekleştirdik. 2016 yılında birinci uçağımızı aldık. 2018 yılında  Başbakanlık filosunda satılan 2 uçak vardı. Onları satın aldık. 2019 yılı sonunda bir uçak daha alarak filomuzu 4 uçağa çıkardık. Sonra bunun işletmeciliğine başladık. Bu konuda Ar-Ge çalışması yaptık. Daha sonra başbakanlıktan aldığımız uçaklar küçük geldi. Bunları satıp sonrasında tekrar emsal uçak alarak hem kendi işlerimizi yürütme anlamında hem ticaret anlamında işlerimizi yürütüyoruz. Çok mutluyum. Son aldığım uçak TC Elazığ. Elazığ kuyruğu ile dünyanın bir çok noktasına uçuyor. Hem Elazığ'ı hem bizleri tanıtıyor. Bu anlamda da bizim için iyi oldu." şeklinde konuştu. 

"DEPREM GECESİ İKİ UÇAKLA DEVLET BÜYÜKLERİMİZLE ELAZIĞ'A GELDİK"
Deprem olduktan hemen sonra Ziver Havacılığa ait iki uçağı havalandırarak devlet büyükleri ile Elazığ'a geldiklerini anlatan Demirci, "Havacılık işi başlangıçta uhde gibiydi. Ama sonrasında baktığımızda, dünyada ve Türkiye'de bir çok iş insanının jetleri var. Maalasef bu durum bizim bölgemizde çok gelişmiş değil. Amerika'ya gittiğinizde tır parkı gibi uçak parkları var. Bu açıdan baktığımızda zaman çok kıymetli. İstediğiniz anda istediğiniz yere gidebiliyorsunuz. Bir örnek vereyim; Elazığ depremi olduğunda hemen iki uçağımızla anında ilk biz geldik. Devlet erkanını, hem büyüklerimizi, hem Elazığ bürokrasisindeki değeli büyüklerimizi, iş dünyasındaki insanlarla iki uçak geldik. Depremde buradaydık, anında müdahale ettik. Uçak çok önemli bir enstrüman. Zamanla yarışıyorsanız kesinlikle gerekli. Her iş insanına Allah nasip etsin." dedi.

"UÇAĞI GÖZÜNÜZDE BÜYÜTMEYİN"
İş insanları için zamanın çok kıymetli olduğunu, zamanın daha iyi değerlendirilmesi için  uçak gibi enstrümanların zaruri olduğunu aktaran Demirci, "Dışarıdan baktığınızda uçak büyük bir şey gibi görünüyor. Aslında gözünüzde büyütmeyin. Hayalleriniz olsun, idealleriniz olsun. Muhakkak surette onlara ulaşırsınız. Eleştirenler de oluyor. Ama öyle değil. Şuanki teknolojide bu şart. Yakın zamanda da göreceğiz, insanlar bunu daha çok geliştirecek. Bölgesele dönecek. Bölgeselden sonra üçer, dörder kişilik sizin, bizim kullanacağımız dron teknolojisiyle beraber yayılacak. Biz sadece bunun ilk adımını atmış olduk." ifadelerini kullandı. 

"MEMLEKETİME KATKIDA BULUNDUĞUM İÇİN MUTLUYUM"
Uçak filosunu, hiç bir şekilde rant elde etme düşüncesiyle kullanmadıklarını vurgulayan   Demirci, "Çok şükür başımız dik. birilerine jest yapıp, bundan da rant elde etme gibi bir düşüncemiz asla olmadı. Tabiki deprem zamanında uçağımız buradaydı. Gelen, giden misafirlerimizi götürdü, getirdi. Elazığımızın durumun yakından takip ettirdi. Bununla beraber çözülmesi gereken daha çabuk çözüldü. bu yönden memleketime bir katkıda bulunduğum için de mutluyum. Rabbim daha da arttırtsın ki herkes faydalanabilsin bundan." dedi. 

"ELAZIĞ SEVDALISI BİR İNSANIM"
Elazığ sevdalısı olduğunu, her nerede olsa da gözünün, kulağının Elazığ'a olduğunu vurgulayan Demirci, "Biz depremin olduğu ilk anlarda Elazığ'a ilk gelenlerdeniz. Şükürler olsun buraya gelirken bir beklenti, bir menfaat için gelmedik. Burası bizim şehrimiz. Doğduğumuz topraklar. Bizim memleketimiz. Her nerede yaşıyor olsak da biz buraya aidiz. Gözümüz, kulağımız, her anımız burada. Ben Elazığ sevdalısı bir insanım. Bu işleri yaparken, bir rant elde edeyim, bir iş alayım düşüncesinde değilim.  Allah bunu nasip etmesin. Çok şükür bu anlamda aldığımız bir iş, bir ihale yoktur. Biz sadece şehrimize sevdalı olduğumuz için buradayız." şeklinde konuştu.

DEPREMDE YIKILAN OKULUN YERİNE YENİ BİR OKUL YAPTIRIYORUZ
24 Ocak depreminde ağır hasar gördüğü için yıkılan Aksaray Mahallesindeki bir okulun yerine yeni bir okul inşa ettirdiklerini belirten Veysel Demirci, şunları kaydetti. "Bu okulumuz Aksaray mahallesinde bulunmakta. Daha önce Balakgazi ilköğretim okuluydu. Depremde ağır hasar almıştı bu okulumuz. Ben, ailem, bütün çevremiz o okulda okumuştu. Ben bu okulu kendi evim gibi görüyorum. Biz de fizibilite çalışması yaparak 2 okul büyüklüğünde, ihtiyacın iki katı olacak şekilde, büyük ve modern bir okul yapıyoruz. Nasip kısmet olursa okulumuz bayramdan sonra tamamlanacak ve yeni eğitim öğretim yılına hazır hale gelecek."

"OKULDAN DERECEYLE MEZUN OLAN ÖĞRENCİLERE BURS VERECEĞİM"
İş insanı Demirci, anlamlı bir çalışmaya daha imza atacaklarını müjdeleyerek, "Allah nasip ederse sadece bunu yapmakla yetinmeyeceğiz. Bu okuldan mezun olan, dereceye giren her öğrencimize burs vereceğim, okumalarına yardımcı olacağım. Okumuş her insan, hem toplumunu, hem milletine, hem devletine,. hem ümmetine çok faydalı olacaktır. Bu manada biz de faydalı olacağız." dedi. 

İŞ İNSANLARINA YATIRIM ÇAĞRISI
Elazığ'da büyüyüp gelişen, il dışında ve yurt dışında olan iş insanlarını seslenen Demirci, "Devlet liginde olan iş insanlarımız var. Üzülerek belirteyim, bu insanlarımız Elazığ'a yeteri kadar ilgi, alaka göstermediler. Elazığ'da doğdular, Elazığ'da büyüdüler, kazandılar ama Elazığ adına hiç bir şey yapmadılar: desinler için gelip göründüler ve gittiler. Yapanlar var mı var ama ben buradan yapmayanlara sesleniyorum; Bu şehir hepimizin. Lütfen elinden geldiğince buraya bir şeyler yapsınlar. Küçücük bir şey bile buradaki insanların mutluluğunu arttıracaktır. Memleketlerine katkıda bulunsunlar." dedi. 

"BİRİLERİ BİR ŞEYLER YAPMADIĞI GİBİ, BİR ŞERLER DE YAPTIRMIYOR"
Elazığ'da yapmak istedikleri bir projenin engellenmeye çalışıldığını belirten Veysel Demirci, şunları söyledi: "Elazığ'da yeni projelerinin olduğunu ancak bazı nedenlerden ötürü bir yatırımı durdurmak durumunda kaldıklarını aktaran Demirci, şöyle konuştu; "Biz şehrimize yatırım yapmak,  istihdamı arttıracak çalışmalar yapmak istiyoruz. Ancak hep bir şeylerle karşılaşıyoruz. Ne hikmetse birileri bir şeyler yapmadığı gibi, bir şeyler de yaptırmıyor. Geçen dönemlerde fizibilite aşamasında olan, Türkiye'de sayılı bir tesisi Elazığ'a yapmak istedik. Bununla ilgili fizibilite çalışmalarımız devam ediyor. İkinci organize sanayi bölgesinde bir yatırım düşünüyoruz. Şuanda incelemesi devam ediyor. Bununla beraber kardeşim, Elazığ'da aktif olan iş yerini büyütme adına bir beton santrali açıp, burada 50 insan istihdam edecekti. Maalesef, akla ziyan, görülmemiş şeylerle karşılaştık. Rantçılar mı dersiniz, dedikodular mı dersiniz, engel olmak isteyenler mi dersiniz... Kardeşimi çağırdım 'Bu yatırım bize lazım değil.' dedim. Bizim amacımız  bu şehre katmadeğer sağlamak. ama bu insanların derdini anlamış değiliz. İş insanlarına sesleniyorum; Bunları baz alarak yatırımlardan vazgeçmemeliyiz. Ama buradaki bürokrasi ve insanımız, istihdam yaratan insanların elinden tutsunlar. Sonra diyoruz ki niye falanca il gelişti. İşte bundan kaynaklanıyor. Biz, birbirimize sarılmalıyız, birbirimizi desteklemeliyiz. Yoksa şehir geriye gider, kötü gider. Bana yapılan başkasına yapılmasın. Düşünün, yatırımın bütün hazırlığı yapılmış bütün hazırlıkları tamam. Borçlanmış, işe başlanmış ancak yatırım iptal olundu. Gerçekten bu konuda kardeşim hem üzüldü, hem kırıldı, hem de zor duruma düştü. Ama çok şükür bertaraf ettik bu sıkıntıları. Başka bir projemiz var ama bakalım onunla ilgili neyle karşılaşacağız. Bizim projelerimiz hep olacak. Biz kırgın değiliz, kızgın değiliz. Ama üç, beş tane insan laf edecek diye onlara da pabuç bırakacak insanlar da değiliz. Bu her tarafta var ama şehrimizde daha fazla var maalesef."

"BİNGÖL'E, 45 MİLYON LİRALIK HİBE İLE ÇEVRE YOLU KAZANDIRDIK"
Ziver Holding olarak Bingöl'e çok güzel bir çevre yolu kazandırdıkları, 45 milyon liraya mal olan projeyi tamamen hibe şeklinde yaptıklarını vurgulayan Demirci, "Biz Türkiye'nin bir çok noktasında iş yapıyoruz. Bunları yaparken temel kriterlerimiz, hedeflerimiz var. Kamu bir işi ihale ediyorsa onu en düzgün şekliyle projelendirir, biz de onu en doğru şekilde yapımını tamamlarız. Büyük çaplı düşünürüz. Çalışmalarımızı 50-100 yıl gidecek şekilde yaparız. Devlet bir kere ödenek harcıyor. bu iş doğru yapılmalı. Bir sonraki iş başka yere yapılmalı. Ama maalesef yapılan bir çok ihale ikinci, üçüncü, dördüncü kez yapılıyor. Bunu bir sefer yapıp, doğru yapmak gerekiyor. Bingöl'deki projemiz, Bingöl-Kiğı arasında bir yol projesiydi. 35 kilometreden ibaretti. Bingöl şehir merkezinden başlıyordu. Biz projeyi alırken sahayı gezdim. Projede nasıl bir farklılık yaratabiliriz, hem biz, hem devletimiz hem de burada yaşayan halkımız hasıl kazançlı çıkar diye düşündük. Baktım ki Bingöl'e bir çevre yolu gerekli. Bingöl, Muş, Elazığ hattındaki trafiği rahatlatma amacıyla bir çevre yolu ve altgeçit yapılması gerekiyordu. Arkadaşlarımızla birlikte bir proje hazırladık. Bingöl siyasetçilerine arzettik. Daha sonra Karayolları Genel Müdürlüğü ve Ulaştırma Bakanlığında projeyi istişare ettik. Proje, Bingöl'e bir kuzey çevre yolu kazandırdı. Beraberinde şehir merkezindeki trafik yoğunluğu azaldı. bununla beraber üniversite arazisini kurtarmış olduk. Tabi bunun sonucunda bizim almamız gereken 45 Milyon TL'yi devlete hibe ettik. Gönül rahatlığı içerisindeyiz. Her şeyi maddi anlamda düşünmemek gerekiyor. Bunun bir de manevi tarafı var. Çok şükür iyiki yapmışız. Başka projelerde de yapacağız. Elazığ'da da bunu yaptık. Türkiye'de yaptığımız bütün projelerde bu tarz değişiklikler yaparak herkesin mutlu olduğu projeler yaptık."

SANAYİ SEKTÖRÜNDE DE YATIRIM YAPMAYI HEDEFLİYORUZ
İş insanı Veysel Demirci, sanayi sektöründe de yatırım yapmayı hedeflediklerini belirterek; "Sanayicilik çok prestijli bir iş. Benim gıpta ile baktığım bir sektör. Benim ülkem adına bir marka yaratma hedefim var. İnşallah, Allah bunu da nasip edecektir. Ülkem adına bir marka yaratıp sanayide de faaliyet göstermek istiyorum." dedi. 
SİYASETE GİRMEYİ DÜŞÜNÜYOR MU?
'Siyasete girmeyi düşünüyor musunuz? şeklindeki soruyu da yanıtlayan Veysel Demirci, "Şu an için düşünmüyorum: zaten ben siyasetle iç içe bir insanım. Oy verdiğim, gönül verdiğim bir partimiz var. Bir rengimiz var. Kurulduğu günden beri hizmet ediyorum. Ülkem için, memleketim için elimden geleni yapıyorum. Siyasete atılarak bir farkındalık benim için olmayacak. Çünkü istediğim zaman istediğim yerlere ulaşabiliyorum. Hem hemşehrilerimizin hem memleketimizin sorunlarını aktarabiliyorum. Sağolsunlar siyasetteki büyüklerimiz bizi severler, sayarlar, değer verirler. İlgili bakanlarımız, büyüklerimiz bizi tanırlar, bilirler. Bizim şahsımıza bir şey istemediğimizi bilirler. Bu açıdan bir sıkıntımız yok. Ama şunu da söyleyeyim; eğer bir ihtiyaç olursa tabi bu konuda da seve seve, elimizden ne gelirse buradayız. Memleketimiz için hizmet etmeye varız." dedi.