Hain Saldırının Üzerinden 4 Yıl Geçti
Elazığ İl Emniyet Müdürlüğüne yönelik bomba yüklü araçla düzenlenen o hain saldırının üzerinden 4 yıl geçti...
3 şehit verilen 251 kişinin yaralandığı Elazığ İl Emniyet Müdürlüğüne yönelik bomba yüklü araçla düzenlenen saldırının ardından 4 yıl geride kaldı.
Saldırıda demir yüklü tırı ile set görevi görerek daha büyük bir faciayı önleyen Abdulbasit Özdemir, saldırının düzenlendiği ve şimdi Millet Bahçesi olan yerde yaşananları anlattı.
18 Ağustos 2016 tarihinde Elazığ İl Emniyet Müdürlüğüne PKK'lı teröristlerce bomba yüklü araçla saldırı düzenlenmiş, 3 polis memuru şehit olmuş, 251 kişi de yaralanmıştı. Patlama sırasında bombalı aracın yanında kalan 38 yaşındaki 3 çocuk babası Abdulbasit Özdemir idaresindeki demir yüklü Tır, bir çok sivilin hayatını kaybetmesini önlemiş, kendisi ise ağır yaralanmıştı. Bir gözünü kaybeden ve halen patlamanın izlerini vücudunda taşıyan Özdemir, saldırının düzenlediği ve şimdi Millet Bahçesi olan yerde yaşananları anlattı.
Patlamadan önce tır şoförlüğü yaptığını fakat şimdi kamu görevlisi olduğunu belirten Abdulbasit Özdemir, “Ben o gün İskenderundan tıra demir yükleyip Bingöl'e geliyordum. Sabah saat 09:00 sıralarıydı. Normalde bizim çevre yolundan gitmemiz gerekirken o gün ne olduysa buradan girdim. Burası eskiden Emniyet Müdürlüğüydü. Işıklara kavuşmadan 3 tane otobüsü sollayarak en ön tarafa geldim. Yanıma da bir taksi yanaştı. Yeşil yandı hareket ettiğimizde göbekten kırmızı ışıkta bir aracın süratle üstümüze geldiğini gördüm. O an frene basıp durdum. Taksiyle benim aramda kaldırıma vurdu önüme düştü. O an sarhoş olduğunu düşündüm. Tekrar önümde hareket etmeye başladı. 50-100 metre daha ileri geldi. Ben o an hareket ettim kendisiyle birlikte. Tekrar aynı şekilde Emniyet Müdürlüğüne ait bölgede yeni çim alanı yapılmıştı. Yaya geçidinin olduğu yer çok genişti o yaya geçidinin olduğu yerden içeri girdi. Bende düşünürken bir anda da telefonla emniyeti aramak istedim, gelen aracın sarhoş olduğunu bir şeyler yapacak bir yerlere diye düşündüm. Bomba aklımın ucundan dahi geçmedi. Elazığ'lıyım 38 senedir burada ilk defa böyle bir şey gördüm. Sonra kaldırıma çıktı. Kaldırımdan bahçeye uçmayı düşünüyordu. Bahçe istinat duvarı kalındı. Geçemeyeceğini anlayınca tekrar nizamiye tarafına dönmeye çalışırken lastiğin birini düşürdü. Düşürür düşürmez Emniyete doğru araç yan yattı. Zaten yattıktan sonra hiçbir şey hatırlamıyorum” dedi.
“Gözümü kaybettim, vücudumda şarapnel parçası izleri var”
Bir hafta sonra uyandığında bombalı saldırıyı öğrendiğini dile getiren Özdemir, “Bombanın etkisiyle yaralandığımı, aracımın yolun sol tarafına tampon olduğunu ve facianın büyük bir etkisini azalttığını söylediler. Patlamanın üzerinden 4 yıl geçti. 4 yıl geçmesine rağmen etkileri halen üzerimde var. Gözümü kaybettim, kollarımda ve vücudumun herhangi yerlerinde halen daha şarapnel parçası izleri var” diye konuştu.
“Ne kadar yıkarsanız yıkın devletimiz daha güzel yapıyor”
Eski emniyet binasının yerine şuan Millet Bahçesi yapıldığını anımsatan Özdemir, “Çok hoşuma gitti. Burası zaten Cumhurbaşkanımız tarafından açıldı ama pandemi sonrasında açılmasını bekliyoruz. Açıldığı zaman da gelip burada oturup çayımızı içeriz inşallah. Patlamayı ister istemez unutamadım küçük bir olay değil. Görüntüleri izledim ve üzerimde kalan izler var ama ona rağmen bunu biz çok iyi biliyoruz. Terör de iyi anlasın, ne kadar yıkarsanız yıkın devletimiz daha güzel yapıyor. Bunu unutmasınlar. Aracımda 50 ton yük kendisi de 17 tondu yani toplamda 67 ton falandı. Bombanın 3 ton olduğunu söylediler ama 8 ton gücüne getirilmiş bir bombaydı. Benim aracın yükünün fazla olması, patlamadan sonra yerden giden basıncın benim araca çarptıktan sonra havaya ve yanlara fırladı. O yüzden yerden gelen patlama basıncı sol tarafta bulunan hiçbir şeye zarar vermedi. Emniyet kadar yakın olan bir Üniversiteye ait binada sadece camlar kırıldı. Araçla aramızdaki mesafe 10-15 metreydi zaten yakın olduğu için o basınç tam yayılmadan büyük bir faciayı engelledi. Millet bahçesi de insanların gelip oturabilecekleri, sohbet edecekleri, öğrenciler için de kafeterya yapıldı. Hem kitap hem de burada kendi bilgilerini tazelemeleri için yerler yapılmış. Millet Bahçesi Türkiye'de en güzel şeylerden bir tanesi, doğa içerisinde yaşanabilecek bir yer. Bunu da şuan da Millet Bahçeleri karşılıyor. Devletimiz sağ olsun o yönden harika işler yürütüyor” ifadelerini kullandı.